..:: OĞUZ ENERJİ JENERATÖR ::.. Jenerator teknik servis, alternatör, Regülatör, Altersan Jeneratör Satış, Sıfır ve ikinci el JENERATOR satış, Enerji sistemleri istanbul jeneratör, ümraniye jeneratör
Güç Sistemleri Jeneratör
Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti
Santral Nedir?
İnsanların günlük
yaşantılarında elektrik
vazgeçilmeyen bir
enerjiolmuştur. Hemen hemen
her alet/makine için
elektrik gerekli
birenerjidir. Doğadaki başka
bir maddeden elektrik
enerjisi üretenkuruluşlara
santral denir. 3 tür santral
vardır.
Elektrik santralleri, başka
enerji biçimler (termik,
nükleer, hidrolik,jeotermal,
güneş, rüzgâr, gelgit v.b)
elektrik enerjisine
dönüştürmekamacıyla bir
araya getirilmiş
donanımlardan oluşan
işletmelerdir.Çağımızda
büyük güçlü sınai
donanımların çoğunluğu,
hidrolik ve termik(klasik ve
nükleer) santrallerden
meydana gelmektedir. Türü ne
olursaolsun, her elektrik
santralı, temel olarak bir
enerji
kaynağı,hareketlendirici bir
aygıt, bir alternatör ve bir
dönüştürmeistasyonundan
meydan gelir
Santral
çeşitleri
1.Hidroelektrik Santral
2.Termik Santral
3. Nükleer Santral
Yurdumuzda hangi çeşit
elektrik santralleri
bulunmaktadır?
Ülkemizde sadece termik ve
hidroelektrik santralleri
bulunmaktadır.
1.Hidroelektrik Santraller:
Hidroelektrik santraller ile
elektriküretimi, dünyada
toplam elektrik üretimine
yaklaşık %23 oranındakatkıda
bulunmaktadır. Hidroelektrik
santralleri ile enerji
üretimiiçin uygun coğrafi
koşulların sağlanması
gerekmektedir.
Günümüzkoşullarında
kullanılabilir hidroelektrik
kapasitenin büyük bir
bölümühali hazırda
kullanılmaktadır. Türkiye
açısından enerjinin durumu
elealındığında, bazı
kaynaklar açısından şanslı
bir ülke olduğumuz
ortayaçıkmaktadır. Özellikle
Güney ve Doğu Anadolu
bölgelerimizdehidroelektrik
santraller sayesinde
üretilen elektrik
enerjisiküçümsenemez.
Kurulması planlanan veya
inşaatı süren
birçokhidroelektrik
santralleri, Türkiye’nin
geleceğine damga
vuracaktır.Hidroelektrik
santraller, temiz enerji
kaynakları
arasındadeğerlendirmek
gerekir.
Ülkemizdeki akarsuların
hidroelektrik potansiyelinin
geliştirilmesiamacı ile 485
adet hidroelektrik santral (HES)
projesiningeliştirilmesi
planlanmış bulunmaktadır. Bu
çalışmalar
sonucundaülkemizin
akarsularının toplam kurulu
gücü 34592 MW,
hidroelektrikenerji
potansiyeli ise 122332 GWh
olarak hesaplanmıştır. 1999
yılı sonuitibariyle
geliştirilerek işletmeye
açılan 113 adet HES
projesinintoplam kurulu gücü
10631 MW olup, enerji üretim
kapasitesi yıldaortalama
38493 GWh’dır. Bu ise toplam
hidroelektrik potansiyelin
ancak%31’inin
geliştirildiğini
göstermektedir. Bu oran
halen inşaatı devametmekte
olan toplam 4246 MW Kurulu
gücünde ve 14020 GWh enerji
üretecekolan 38 adet HES
projesinin tamamlanarak
işletmeye alınması ile
%43’eulaşacaktır.
DSİ Türkiye’de su
kaynaklarını geliştirme
projelerini,gerçekleştirmekten
sorumlu kurumdur.
Hidroelektrik enerji
üretecekprojeleri
geliştirmektedir. Türkiye’de
bugüne kadar 125
hidroelektriksantral
işletmeye alınmıştır.
Türkiye’de bugüne kadar
işletmeye alınan11643
megawatt kurulu güçteki
hidroelektrik santrallerde
yılda ortalama42,2 milyar
kilowatt saat enerji
üretmektedir. DSİ tarafından
inşaedilen hidroelektrik
santrallerin toplam kurulu
gücü 9912 megawatt’dır.DSİ
tarafından inşa edilen
hidroelektrik santrallerde
yılda ortalama35,7 milyar
kilowatt saat enerji
üretilmektedir. 40,5 milyar
kilowattsaat enerji üretecek
102 hidroelektrik santralın
inşaatı DSİ
yatırımprogramında
bulunmaktadır. DSİ dünyanın
en büyük su projelerinden
biriolan GAP’ı da
gerçekleştiriyor. GAP ‘da 22
baraj, 19
hidroelektriksantral inşa
edilecek olup, 9 baraj ve 5
hidroelektrik santralın
inşasıtamamlanmıştır. GAP‘da
tamamlanan hidroelektrik
santrallerde, 20
milyarkilowatt saat enerji
üretilmektedir. Devam eden
projeler ile 7
milyarkilowatt saat daha
enerji üretileceği
bildirilmektedir.
Hidroelektrik santrallerinin
yapımı çok pahalıdır.Buna
karşın ,elektrik enerji
üretimi kolay ve ucuz olması
yüzünden en çok tercihedilen
santrallerdir.Ülkemizin ,
bol yağış alan iklimi ve
akarsularınınbolluğu
nedeniyle bir çok baraj
yapılmış ve hidroelektrik
santrallerikurulmuştur.Atatürk
, Keban , Gökçekaya ,
Hirfanlı , Oymapınar ,Sarıyar
, Karakaya önemli
hidroelektrik
santrallerimizdir
2.TERMİK SANTRALLER:
Yanmayla ortaya çıkan ısı
enerjisinden
elektrikenerjisi üreten
merkeze termik santral
denir. .Yanma, bir kazan
yadabuhar ürecinde
gerçekleştirilir ve suyun
buhara dönüştürülmesini,
dahasonrada bunun yüksek
basınç altında (160 bar),yükseksıcaklıkta(550’C)çok
ısıtılmasını sağlar. Buhar
önce türbinin yüksekbasınçlı
bölümünde ve daha sonra
yeniden çok ısıtıldıktan
sonra orta vealçak basınçlı
bölümlerde genişler.
Birbirini izleyen bu
genişlemelersırasında ısı
enerjisi mekanik enerjiye
dönüşür.
Kondansatördesoğutulunca su
yeniden eski haline geçer;
türbinden çektiği
buharlaçalışan bir yeniden
ısıtma bölümüyse suyun
ısısını yükseltip
kazanagönderir. Buhar ve su
bir kapalı devre halinde
dolaştıkları için, buçevrim
sonsuza kadar yenilenir.
Duman kazan çıkışında büyük
oranda ısı yitirir ve havaya
verilir;Böylece yanma olayı
gerçekleşir. Kömürle çalışan
santrallerde dumanındaha
sonra elektrostatik
düzenekler yardımıyla tozu
alınır ve bacadandışarı
atılır. Bu arada türbinde
yaratılan mekanik enerji
biralternatöre iletilir ve
burada elektrik enerjisine
dönüştürülür.Türbo-alternatör
gurubunun uzunluğu 600 mega
voltluk bir güç için
bazen50m’aşar; verilen
elektrik akımıysa 20 000
voltluk bir gerilim
altında19 200 ampere ulaşır.
Modern bir termik santralın
verimi %40dolayındadır.
Termik santrallerde
kullanılan yakıtlar mazot,
gaz ve kömürdür. Mazotiçi
gerekli olan tesisler basit
tesislerdir; mazot
30000-40000mküphacimli,
silindir biçiminde metalik
depolarda saklanır.
Depolardanalınıp ısıtılan
mazot püskürtülerek
brülörlere aktarılır.Gaz
kullanımıiçin gerekli olan
donanımlar çok az sayıdadır;
Gaz brülörleregönderilmeden
önce yalnızca
genişletilir,filtreden
geçirilir veısıtılır.
Termik santrallerde kömür
kullanımı; için gerekli olan
tesisler gaz yada mazota
oranla çok daha önemli ve
büyüktür. Burada özellikle
kömüründemiryolu, akarsu ya
da deniz yoluyla santrale
getirilmesi,boşaltılması,
depolanması, santral alanı
içinde dolaştırılması
vekazana verilmesi için
gerekli tesisler
yapılmalıdır. Kömür önce
tozhaline getirildikten
sonra, önceden mazotla
500’C’a kadar ısıtılmışolan
yanma odalarının
brülörlerine kuvvetli bir
hava akımıylagönderilir. Bu
odaların birkaç yüz m küp‘ü
bulan bir hacmi ve birkaçbin
m kare büyüklüğünde bir
ısıtma alanı vardır. Büyük
bir termiksantralin kömür
tüketimi günde 3 000 t‘u
aşar.
Termik santraller içinde
linyitli olanlar
diğerlerinden çok daha
önemlive güçlü olup,
ülkemizin toplam elektrik
üretimi içinde linyite
dayalıtermik santrallerin
parayı giderek
artmaktadır.Yerli
enerjikaynaklarımız içinde
günümüzde de önemini koruyan
linyityatakları,ülkemizin
hemen her yerinde
bulunmaktadır.En büyük
linyityatakları,Afşin-Elbistan,
Muğla , Soma, Tunçbilek,
Seyitömer,
Konya,Beypazarı,Adana
Tufanbeyli ve Sivas
havzalarında bulunmakta
olup,kurulu termik
santraller de bu bölgelerde
yer almaktadır.Ülkemizde
177adet sahada görünür 7,3
milyar ton linyit rezervinin
3,4 milyarını
1100 Kcal/kg civarında ısıl
değere sahip olan
Afşin-Elbistan
linyitlerioluşturmaktadır.
Linyit, konut sektöründe,
termik santrallerde vesanayi
sektöründe yaygın olarak
kullanılmaktadır. Kaliteli
olanlarkonut ve sanayi
sektörlerinde düşük ısıl
değerli olanlar ise
termiksantrallerde
tüketilmektedir. Linyitlerin
büyük kısmı düşük
kaliteliolduğundan %77 ‘den
fazlası termik santrallerde
kullanılmaktadır.
Kangal Termik Santrali
3.Nükleer Santral: Bu
santrallerde yüksek basınçlı
buharla türbinler
döndürülür. Buharı elde
etmek için enerjiden
yararlanılır.
1939 yılında bilim adamları,
radyoaktif element olan
uranyumunötronlarla
bombardıman ederek daha
küçük kütleli farklı iki
çekirdeğebölmeye
başarmışlardır.Bu bölünme
sırasında kütle kaybından
dolayı çokbüyük enerjinin
açığa çıktğı görülmüştür.Bu
enerjiye nükleer enerjidenir.
Reaktörler, kontrollü
nükleer enerji üreten
sistemlerdir.
Uranyum yakıt çubukları
reaktörün kalbini
oluşturur.Buradan
çıkanenerji , kalbin
çevresinde dolaşan suyu
ıstır.Yüksek basınç
altındaısıtılan su , buhar
jeneratöründeki suyu
ısıtarak buharlaştırır.Bubuhar
elektrik üreten jeneratörün
türbinlerini , onlar da
rotorudöndürür.Bir nükleer
reaktörde enerji dönüşümü
aşağıdaki gibi olur.
Nükleer Enerji=}Isı
Enerjisi=}Hareket
Enerjisi=}Elektrik Enerjisi
Çekirdek reaksiyonları
fisyon ve füzyon olmak üzere
iki şekilde olur.
Jeneratörler, mekanik
enerjiye elektrik enerjisine
çeviren aletlerdir.Doğru
akım jeneratörlerine dinamo,
alternatif akım
jeneratörlerine
isealternatör denir.
Jeneratör; büyük bir
elektromıknatıs (statör) ile
bunun kutuplarıarasına
yerleştirilmiş ve demir
çekirdek üzerine çok sayıda
bakır telsarılmış döner
bobin (rotor) olmak üzere
iki ana kısımdan oluşur.
Elektromıknatısın N
kutbundan S kutbuna giden
manyetik alanı
kuvvetçizgilerinin bir telle
kesilmesi ile elektrik akımı
oluşur. Bobinin tamdevir
yapması sırasında bu kuvvet
çizgileri , iki tarafta
birer kezkesildiği için
akımı çift yönlüdür.
Bu akım alternatif akımdır
ve statör üzerinden dış
devreye alınır.Ülkemizde
kullanılan alternatif akım
saniyede 100 kere yön
değiştirir.
1.Fisyon
(Bölünme, Parçalanma)
Ağır bir nötron taneciğinin
atom çekirdeklerine çarpması
sonucundabirbirine yakın
kütleli kararsız iki
çekirdeğe bölünmesi
olayıdır.
Fisyon sırasında üç tane
nötron ve enerji açığa
çıkar. Bu nötronlarında
başka bir çekirdeğe çarparak
yeni çekirdek bölünmeleri
meydanagetirmeleri ,
zincirleme bir biçimde devam
eder.Açığa çıkan bu
büyükenerji , atom
bombasının temelini
oluşturur.
Reaktörlerde çekirdek
reaksiyonu kontrollü bir
biçimde yavaşlatılarak
süreklilik sağlanır.
2.Füzyon (Birleşme,
Kaynaşma)
Hafif iki çekirdeğin, uygun
koşullarda birleşerek daha
ağır ve kararlı bir
çekirdeğe dönüşmesi olayına
ise füzyon denir.
Füzyon sırasında açığa çıkan
enerji, hidrojen bombası ile
güneşteki olayların temelini
oluşturur.
Füzyon enerjisi henüz
deneysel aşamadadır.Henüz
enerji kaynağı olarakgünlük
hayatımıza
girmemiştir.Füzyon olayının
başlaması için çok
yükseksıcaklıklara ihtiyaç
vardır.Bunların dışında
füzyon olayını kontrolaltına
almak oldukça zordur.Ancak
bu konudaki çalışmalar
devametmektedir.İlerde
füzyon reaktörleri de
yapılacaktır.Yirmi
birinciyüzyılda insanoğlunun
enerji ihtiyacı füzyon
olayından karşılanabilir.
Ülkemizde nükleer santral
bulunmamaktadır.
Santrallerin çevreye
etkileri:
1. Termik Santrallerde:
Termik santraller kalitesiz
linyit yataklarıiçin çevre
kirliliğine neden olur.
Termik santrallerin
bacalarındançıkan
kükürt,azot ve karbon
oksitleri havada su buharı
ile birleşerekasit
yağmurlarını
oluştururlar.Toprağın ve
suların kirlenmesine
nedenolurlar;atık madde olan
küllerin aşırı birikimi
toprağın kirlenmesinesebep
olur.Uçucu külleri tutmak
için bacalarına takılan
filtreler çoğukez yetersiz
kalır ve atmosferi kirletir,
Aşırı çevre sorunlarına
nedenolduklarından tercih
edilmemesi gerekir. Fakat
ülkemizde elektrikenerjisi
gereksinimini karşılamak
için vazgeçemeyeceğimiz
enerji üretimkaynağıdır.
Termik santrallerden başka
hidroelektrik, nükleer
santraller gibi elektrik
enerjisi üreten santraller
vardır.
İyi yanları:Yakıtı ucuzdur.
Yakıtın taşınabildiği her
yere kurulabilir. Kuruluş
masrafları azdır.
Kötü yanları: Çok aşırı su
hava ve toprak kirliliğine
neden olurlar.
Termik Santraller Yerine;
a-) Modem teknoloji ile
güvenlik ön plana alınarak
kurulmuş nükleer
santralleri,
b-) Hidroelektrik
santraller,
c-) Güneş
ışınlarından,rüzgarlardan,dalgalardan
ve yer altı sıcaksularından
(jeotermal enerji) elde
edilecek enerji
santrallerikurulmalıdır.
2.Nükleer Santrallerde:
Biriken bölünme ürünlerinin
bozucu etkisindenötürü ,
yakıtın bir süre sonra
reaktörden alınması gerekir.Ardındanreaktör
, birkaç ay *soğumaya*
bırakılır.Bu arada
radyoaktifliğinin
birbölümünü yitiren yakıt ,
sıkı bir koruma altında ,
yeniden işlenmesiiçin ilgili
tesis'e taşınır.Orada ,
kimyasal ayrıştırma yoluyla
,artıkta kalmış uranyum ve
plütonyum çıkarılır.
İşlemler sırasında açığa
çıkan kripton ve ksenon gibi
bölünme ürünleri, doğrudan
atmosfere bırakılır.Öteki
ürünler , suyla
karıştırılarak yadeniz'e
boşaltılır ya da yeraltına
pompalanır.Radyoaktif
artıklar ,beton hücrelerde
saklanan paslanmaz çelikten
yapılmış büyük kazanlardada
depo edilebilir.Radyoaktif
artıkların temizlenmesi için
, bunlarıncamsı maddelere
dönüştürülmesi ve özenle
seçilmiş jeolojik
yapılarıniçinde saklanması
önerileri de vardır.
Dünyamızda diğer enerji
kaynaklarının tükenmesi ,
buna karşın
enerjiihtiyacının artması
ülkeleri nükleer enerji
kullanmayayöneltmektedir.Gelişmiş
bir çok ülkede nükleer
santraller vardır.Fakatbu
reaktörlerde iyi tedbirler
alınmazsa nükleer
sızıntılarolmaktadır.1986
yılında Sovyetler
Birliğindeki Çernobil
nükleerreaktörünün patlaması
sonucu yüzlerce insan ölmüş
ve birçoğu daradyoaktif
sızıntılar nedeniyle sakat
kalmıştır
Karbondioksitin atmosferde
oluşturduğu tabaka etkisiyle
havanın aşırıısınmasına
*sera etkisi* adı
verilir.Sera etkisi olayında
güneşışınlarının bir kısmı
tutularak yer yüzüne dogru
soba etkisioluştururlur.Ve
böylece nükleer artıkların
dağılması hızlanır.
Maliyet: Enerji
santralleri maliyet
bakımından en ucuzu
termiksantrallerdir.
Hidroelektrik ve nükleer
santraller ise çok
pahalıyapılardır. Nükleer
santrallerin tehlikesinden
ve Termik
santrallerinçevreye
etkisinden dolayı en çok
hidroelektrik santraller
tercihedilmektedir.